­

Buradan Troya II kalesinin kısmen restore edilmiş rampası ile savunma duvarını görmektesiniz.

Troya II, Trioa Ia-Ie (Troya I-orta) kalıntılarının üzerine yapılmış ve 8 yapı evresi (IIa-IIh) olduğu saptanmıştır.

Savunma duvarı zaman içinde, kaleyi büyütmek için dışa doğru genişletilmiştir. Eski kalıntıların üstündeki yeni yapıları ve kısmen kapatılmış duvarları görmek olasıdır.

Uzunluğu yaklaşık 330 m. ve genişliği 4 m. olan IIc dönemi surunun kireç taşından bir temeli ve kerpiçten yapılmış üst bölümü vardı. Bu sur yaklaşık 9000 metrekarelik bir alanı çevrelemektedir. Buradan görülebilen girişe (FM Girişi) taş levhalarla döşeli, kenarları kerpiç duvarlarla sınırlı etkileyici bir rampadan çıkılmakta idi.

Doğudaki FO girişi (6 no’lu bilgi panosu) büyüklüğü ve konumu nedeniyle kalenin ana giriş kapısıydı. Buradaki yerleşme ile yol arasındaki yükseklik farkı da (henüz kazılmamış) bir rampayla giderilmiş olmalıydı. Troya II kalesi, ardında 2 m. kalınlığında dolgu bırakan bir tahribat tabakasıyla sona erer.

Solda eski Troya II girişini görmektesiniz. Sağ tarafta, yukarıda, duvarın içinden çıkan küçük incir ağacının bulunduğu yerde Schliemann, efsanevi “Priamos Hazinesi”ni bulmuştur. Hazine bugünkü bilgilerimize göre, eski bir kulenin içinde bulunmaktaydı ve burası daha sonra taş rampanın yapımı sırasında tümüyle örülmüştü. Schliemann, yangın tabakası ve “Skaia Kapısı” olarak kabul ettiği taş rampa nedeniyle Troya II kentini, aradığı Homeros’un Troya/Ilios’u sanarak 1250 yıllık bir hata yapmıştır. Schliemann, hayatının son yılında, 1890’da hatasını anlamıştır.

II. Dünya Savaşı’ndan sonra büyük bir kısmı Moskova ve St. Petersburg’a kaçırılmış olan 20’den fazla “Troya Hazinesi” günümüzde dünyanın 7 ayrı kentindeki dokuz farklı müzeye dağıtılmıştır.