Masal Anlatıcılarının Bilinçaltlarında Adalet Kavramı

298 Prof. Dr. Mehmet Naci ÖNAL T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı İnsanın ve insanlığın içindeki derinlik, eski anlatılarla, tembihlerle mümkün olmuştur. Hiç- bir şey bilmeyen birinin mukayese edeceği kelimeleri, bu kelimeler evrenindeki bilgileri yoktur. Bir sözün değeri, dinleyince değil, anlayınca anlaşılır. Bu anlaşılmalar kimi zaman kişinin yaşadığı olaylarda fark edilir. Bilinçaltında, ruhun derinliklerinde, bir zamanlar söylenmiş sözler mayalanır. Bu mayalar kişileri biçimlendirir veya yönlendirir. İnsanlar çoğu zaman zevklerini, beğenilerini, sevgilerini, seçimlerini, dostluklarını ve düşmanlıklarını bilinmeyen öteden gelen bir sezgiye da- yandırırlar. Sezgilerin taşıdığı anlam derinliği, ruhun derinliğinde yatan masal, kıssa, öğüt, ata- sözü gibi doğrudan veya dolaylı olarak tembihe dayalı öğretilerdir. Bu öğretilerin en öne çıkanı hak ve adalettir. Adaletin yaratılış kodlarında önemli bir yeri olmalıdır. Bu kodlara masal örnek evrenleri katkı sunar. Haklılığı ve adaleti savunmanın birçok yönlü olmakla birlikte, masal dünya- sında / mitik çağda / erken yoğrulmuş harç, insanı daha cüretkâr kılar; kendini savunmada daha dirençli ve umutlu yapar. Masalların sonunda yapılan sahtecilikler, söylenen yalanlar ortaya çıkar. Kıskançlıklardan kaynaklı kötülükler, yapılan haksızlıklar bir zaman sonra aşikâr olur. Masal evrenine yansıyan devler, bir gün mutlaka aşılan haksızlıklar veya engellerdir. Masallarda akıl ve hüner gücünün zorbalığı yendiği bir evren sunulur. Hünerin erdemi adalettir. Bilinçaltına yapılan göndermeler ana hatlarıyla hünerli olmak, aklı kullanmak, erdemli olmak üzerinedir. Umudunu hiçbir zaman elden bırakmadan haksızlığa karşı mücadele etmek, masalların bilinçaltına gönderdiği temel me- sajlardandır. SONUÇ Bir yönüyle evrensel diğer yönüyle yerel olan masallar, insanlık tarihinin birer gevheri değerindedirler. Masalların değeri, uzak geçmişten günümüze dek insanlığın bilinçaltını ve sağ- duyusunu yansıtmalarından kaynaklanmaktadır. Masalların evrensel yapısı, bütün bir insanlık tarihini nasıl kuşattığının göstergesi olur. Masallar içlerinde sembolik veya gerçek köken bilgile- rini taşırlar. İnsanoğlunun doğasını en yalın şekilde anlatan bu sözlü metinler, dinler, inançlar ve milliyetler üstü olup insanoğlunun temel yapı taşları üzerinden anlatılan ilişkiler üzerine kurulur. Burada haklı - haksız, doğru - yanlış, iyi - kötü gibi temel değerler arasındaki ilişkiler ete kemiğe büründürülür. En eski toplumlarda, yöneten yönetilen, ast üst ilişkileri, soylu olup olmama gibi asabiyete bağlıdır. Hem doğu hem de Batı dünyasında sınıflara dayalı bir sistem vardı. Türk kültür dünya- sında kut almak ya da almamak gibi değerler öne çıkmaktaydı. Masallar adeta alternatif düşün- ceye dayalı hayallerin birer habercileridir. Yöneticilerin farklı ve üstün olma düşüncesi, masal dünyasında yerle bir edilir. Masal anlatıcıları olan masal anaları ve ataları masal kahramanlarının yanında ve onların haklı mücadelelerinde ses tonlarından başlayarak ara cümlelerle yanlarında olurlar. Masalın ibret yönleri misalleri teşkil eder. Kahramanın yaptığı işler, iyinin, doğrunun, haklının işleridir. Sahip çıkılır. Kahramanın karşısındakiler, kötü, kıskanç, hileli, sahte vb. olumsuz işler yapanlar, masa- lın sonunda hak ettikleri hüsranlarıyla anlatılırlar. Masal, sözü dinleyenin özünü biçimlendirir. Bu biçimlendirmeye anlatıcı yardımcı olur. Yaşama hazırlanan küçük insanlara anlatılan masallar,

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTc2