Gelenek, Görenek ve İnançlar

237 Kosova Türklerinin Halk İnançlarında Doğum, Evlenme ve Ölüm Gelenek, Görenek ve İnançlar 1.3. Sünnet Düğünü: Kosova’da sünnet düğünleri çok zevkli geçer. Bir ailenin çocuğu ortalama 10-12 yaşlarına gelince o aile reisi, çocuğunu sünnet ettirme girişiminde bulunur. Çocuğun sünneti için yıllardır biriktirdiği parayla büyük bir ziyafet verir, tüm akraba, dost ve konu komşusunu çağırır. Parası olmayanlara ya biri yardım eder ya da borca girip çocuğunun sünnetini en iyi şekilde yapmaya çalışır. Eskiden zengin olanlar, kendi çocuklarıyla birlikte bazı fakir ailelerin çocuklarını da sünnet ettirirlermiş; düğüne onların da dost ve akrabalarını davet ederlermiş. Sünnet düğünü Kosova’da 3 gün sürermiş (B. Bütüç). Genellikle evde evlenme töreni olduğu zaman, ailenin küçük çocuk- ları da sünnet olmaktadırlar. Kosova’da sünnet düğünü için hazırlıklar iki hafta önceden başlar. Düğüne çağırılacak olanların listesi yapılır. Listede tüm akrabalar ve özel arkadaşlar yer alır. Düğün için saz ekibi ve davul zurna takımı bir hafta önceden ayarlanır. Düğün harcamaları ön- ceden hesap edilir ve listeye göre harcama yapılır. Örneğin; düğünde büyük baş hayvan kesimi yapılacaksa hayvan bir hafta önceden alınır (B. Bütüç). Sünnet olacak çocuğun dayısı hediyelik olarak, kurban (özellikle koç) veya eşya alır. Hediyelik eşyalar ve bahşişler üç gün önceden alınır ve sünnet olan çocuğa verilir. Hediyelik kurban götürülmeden önce evde kırmızı renge boyanır ve kurdele takılır. Sünnet olacak olan çocuğun dayıları, teyzeleri, halaları ve yeğenleri dört gün önceden gelirler. Teyzeleri ve kuzenleri sünnet olacak çocuğun yatağını bir gün önceden hazır- larlar (B. Bütüç). Perşembe günü başlayan sünnet düğünü gece yarısına kadar devam eder. Sün- netler genellikle perşembe ve cuma akşamları olur. Sünnet olacak çocuğa önceden moral verilir. Moral olarak çeşit hediyeler ve bahşişler verilir. Perşembe sabahı saat 9’da misafirler toplanır. Çocuk, yıkanmaya hazırlanır. Çocuğu, anneannesi ve babaannesi avlunun ortasında beraber yıkarlar. Çocuğun başında şapkası vardır. Bu arada dayı hediyelik kurbanı verir. Eğer hediyelik koç verilmişse koç bir ay bakılır. Çocuk türkülerle yıkanır. Çocuk yıkandıktan sonra temiz elbise- ler giydirilir ve geziye çıkarılır (B. Bütüç). Gezdirme olayı çalgılar eşliğinde, araba konvoyları ve akrabaların halaylarıyla devam eder. Gezdirmeden önce bayrak süslemeleri yapılır. Bayrağa bir mintan ve iki adet balon ve teller takılır. Gezi esnasında, en önde bayrak gider. Bayrağı yeğen taşır. Ardından köyün imamı ve çocuğun dayısı gelir. Daha geride ise yakın akrabalar yaya olarak gelirler (B. Bütüç). 1.4. Ölüm Adetleri: Bütün Müslüman toplumlarda ölüm normal karşılanmakta, cenazenin defnedilmesi İslami ölçülere göre yapılmaktadır. Cenaze ile ilgili bütün işlemlerde komşular arasında oldukça yüksek düzeyde yardımlaşma dikkat çekmektedir. Baş sağlığına çok önem verilmekte, üç gün içinde yapılması daha makbul kabul edilmekle birlikte, ölünün kırkına kadar da baş sağlığı verilebileceği anlaşılmaktadır. Ölüm çevresinde görülen âdet ve uygulamalar, bütün Türk toplulukları arasında yaşayan inanç ve düşünce sistemlerinin çoğunlukla aynı kaynaktan beslendiğini gösterir nitelik- tedir. Eski Türk inançlarından kaynaklanan uygulamaların çokluğu dikkat çekmektedir. Ölümle ilgili âdet ve uygulamalar, en eski inanç sisteminden başlayarak girilen her din ve medeniyetin etkisiyle günümüze kadar zenginleşerek gelmiştir. Bütün Müslüman toplumlarda olduğu gibi Ma- muşa’da da ölenler için aynı İslamî kurallar uygulanır. Ancak bazı topluluklarda ve büyük şehir- lerde yapılmayan bazı adetler şunlardır. Köyde kesinlikle mezarlığa bayanlar gitmemektedir. Ne gömme günü, ne de başka bir zaman kesinlikle bayanların mezarlığa gitmesi doğru değildir (B. Bütüç). Bu yüzden bayanlar hiçbir zaman mezarlığa gitmezler, ancak evlerinde ölenin ruhuna Yasin okurlar. Köyde bir de ölenin “yedisi”, “kırkı” ve “senesi” yapılır. Ölünün beşinci veya yedinci

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2