Azrail İnancının Türk Halk Kültürüne Yansımaları

300 Prof. Dr. Esma ŞİMŞEK T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Her toplumda olduğu gibi Türk toplumunda da dünyanın cazibesine kapılan insanoğlu ölümden kurtulmanın yollarını aramış veya ölümle mücadele etmeye çalışmıştır. Bu mücade- le, toplumların kültürel yapısını da etkilemiş ve buna bağlı olarak; ölümden kaçan, ölümsüzlük ilacını arayan, bulan ve içen/yiyen kahramanları konu edinen çeşitli efsane, destan ve masallar ortaya çıkmıştır. Bunlar arasında ilk akla gelen anlatılar; Lokman Hekim efsanesi, İskender’in abıhayatı araması ve Köroğlu hikâyesidir. Anlatıldığına göre, her türlü hastalığın ilacını bulan Lokman Hekim, en sonunda ölümsüzlüğün çaresini de bulur. Buna karşılık dünyanın güzellikle- rine doymayan İskender, abıhayatı çok arar, ama bulup içen Hz. Hızır ile Hz. İlyas olur. Köroğlu da babasının yol göstermesi ile ölümsüzlüğe erişen isimlerdendir. Dede Korkut adı etrafında da bu konuya dair çeşitli efsaneler anlatılır. Özellikle Kazakistan’da anlatılan birçok efsane, onun ölümden kaçışını konu alır (Gökyay, 1973: CXXII-CXXIII; Alptekin 1996; Alptekin, 1997: 23-32; Kaskabasov, 1996: 93-104; Nısanbayev, 2000). 2 Ancak, Dede Korkut’la ilgili olarak yaratılan bu düşünceler birer varsayımdan öteye gitmeyip, sevenlerinin kalbinde yaşadığının bir işareti olarak kabul edilebilir. O, kendi adıyla anılan meşhur eserde: “ Anlar dahı bu dünyaya geldi kiçdi / Kavran gibi kondı köçdi / Anları dahı ecel aldı yir gizledi / Fani dünya yine kaldı / Gelimlü Gidimlü dünya / Son uçı ölümlü dünya. ” diyerek ölümden kaçışın imkânsızlığını ifade eder (Ergin, 1989: 94). İşte ölüm ve ölümden kaçışla ilgili bu tür düşüncelere bağlı olarak, insanların canını almakla görevli olan ölüm meleği Azrail’e dair de bir takım inanış, gelenek ve halk anlatıları yaratılmış, şiirlere, türkülere, manilere, atasözlerine, deyimlere ve bilmecelere konu edilmiştir. Her ne kadar bazı araştırıcılar, “Azrail” adı anıldığında, anıldığı yere geleceği ve birinin canını ala- cağı korkusuyla adının fazlaca söylenmediğini ifade etseler de folklorun her alanında yer alması hatta fıkralara bile konu edilmesi bu görüşün doğru olmadığını ispatlar niteliktedir. Azrail, İslâm dinine göre dört melekten biridir. İbranice olduğu tahmin edilen “Azrail” ke- limesine Kur’ân-ı Kerim’de ve sahih hadislerde rastlanmamaktadır (Kılavuz, 1991: 350). Sade- ce Secde sûresinin 11. ayetinde, insanların canını almakla görevli olan melek yerine, “mele- kü’l-mevt” terimi geçer 3 . Schimmel, dört büyük melekten bahsederken; “ En ürkütücü büyük melek ise, Müslümanların anlattığına göre, Â dem’in yaradılışı için yeryüzünün dört yerinden toprak alma cesareti gösteren tek melek olan ölüm meleği Azrail’dir. Azrail, insanın canını; şayet kişi mü’mün ise nazikçe, günahkâr ise acı çektirerek belirlenmiş yerde ve zamanda alır. Bununla birlikte, sûfi- lerin iddia ettiği gibi, fenafillah yoluyla ‘ölmeden önce ölenler’ üzerinde Azrail’in herhangi bir gücü yoktur.” der (İstanbul, 2004: 14). 2  Bu efsanelerden ilki, onun “Korkut” adını, ölümden (Azrail’den) kaçışına bağlı olarak almasıyla ilgilidir: Korkut’un ilk adı Dede imiş. Çok akıllı, tedbirli, baş bilen adammış. Bir gün, yaşlılık devrinde uzaktan Azra- il’in geldiğini görür, hemen soyunup bir gölcüğe girerek tanınmamak için bütün bedenini, çamura, bulaştırıp köşede oynayan çocuklara karışır. Azrail, bunların yanına varıp Dede’nin evini sorduğunda hepsinden evvel Dede öne atılıp kendini çocuk gibi göstererek aksi tarafı işaret eder. Azrail, bunun üzerine, Dede’yi evde bulamadığı takdirde, gelip onun canını alacağını söyler. Azrail’in bu sözünden Dede çok korkar ve titremeye başlar. Azrail’den korktuğu için; Dede korktu, Dede korkudu ve sonunda Dede Korkut diye anılmaya başlar (Cemşidov, 1990: 140; Şimşek, 2009a: 949-964). Bir başka rivayete göre de ölümden kaçan Dede Korkut, gittiği her yerde mezarını kazan kişilerle karşılaşır. Neticede, çareyi kopuz çalmakta bulur. Kopuz, Korkut’u ecele vermez. Ancak günün birinde Dede Korkut, kopuz çalmaktan yorulunca, ecel yılan şeklinde gelerek onun canını alır (Alptekin, 1996: 240). 3  “De ki; size vekil kılınan (bu konuda görevlendirilen) ölüm meleği, canınızı alacak, sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.”

RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy