Çorum Kültür Envanteri

272 ADRESİ : Çorum , Merkez, Çöplü Mahallesi TÜRÜ ve DERECESİ : Anıtsal ULU CAMİİ (MURADİ RABİ CAMİİ) ORJİNAL KULLANIMI : Cami KONUMU ve GENEL TANIMI: İnşa kitabesi olmayan caminin ilk banisi Selçuklu Sultanı III. Alaattin Keykubatın azatlı kölesi Hayrettin’dir. İkinci bani camiyi daha sonra yeniden yaptıran Sultan IV. Mu- rat olup, 1786 ve 1793 depremlerinde büyük hasar gören caminin tamirini tamamlayan Abdülfettah Bey ise üçüncü bani olmuştur.Ulu caminin ilk mimarı belli değildir. Mimar Sinan camiyi III. Murat zamanda 1574-1588 yılları arasında onarmıştır. Bu onarım Mimar Sinan’ın Teskiret-i Enbiye isimli kitabında da geçmekte olup, kitapta “ Çorum’da Alaaddin Camii’ni müceddeden tamir ve inşaa et- tiği” yazılıdır. III. Murat zamanında cami “ Sultan Muradi Salis Cami “ diye anılmaya başlamıştır. IV. Murat, Erivan Seferine giderken Çorum – Boğacık Köyünde konaklamış, cami bu dönemde tekrar tamir ettirilerek etrafına medreseler ve akarat yaptırılmıştır. Cami bu zamanda Sultan Muradi Rabi Camii olarak adlandırılarak Evkaf Dairesi kayıt ve sicillerine bu adla geçmiştir. 1790 yılındaki dep- remde tekrar harap olan cami, 1802 yılında Yozgatlı Çapanoğlu Süleyman Bey tarafından eskisi gibi dokuz kubbeli olarak tamirine başlanmıştır. Ancak Süleyman Bey’in ölmesi üzerine oğlu Abdülfet- tah Bey tarafından 1810 yılında ahşap, tek kubbeli olarak tamiri yapılarak, bugünkü görünümünü almıştır. Caminin son cemaat yeri ve üst katı II. Meşrutiyetin ilanından sonra yapılmış, doğu tarafa minare ilave edilmiştir. Cami, üç tarafı da kapalı son cemaat yeri ile ortası büyük bir bağdadi kubbe ile örtülü dikdörtgen bir harimden oluşmaktadır. Ulu caminin bugünkü avlusuna kuzey, doğu ve batıdaki kapılarla giril- mekte olup, kuzeydeki avlunun ortasında sekizgen şadırvan bulunmaktadır. Ortada mermerden ondörtgen tekneli ve geniş saçaklı sadırvan, sekizgen olup, sekiz ahşap sütun üzerine oturan içten kubbe, dıştan basık bir külahla örtülüdür.Şadırvanın kubbesi kalemişleri ile süslü olup, 1990 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılmıştır. Camiye doğu, batı ve kuzeydeki kapılardan girilmektedir. Kuzeydeki kapıdan son cemaat ma- halline, doğu ve batıdaki kapılardan ise harime geçilmektedir. Her üç kapının önünde de sundurma bulunmakta olup, kuzeydeki sundurma çapraz tonoz, diğerleri ahşap tavan örtülüdür.Kuzey cephe kapı söveleri ve yuvarlak kemeri mermer olan bir portalle son cemaat kısmına geçilmektedir Son cemaat yeri iki katlı olup, birinci katın doğu ve batı tarafları düz tavanlı, ikinci kat ise beş kubbelidir. Her iki kanattaki ahşap tavan çıtakari baklava dilimi motifleri ve tezyini bir göbek ile süslenmiştir . Son cemaat yerinden yine bir portal ile harim kısmına geçilmektedir.Kare planlı harimin orta bö- lümü bağdadi büyük bir kubbe ile kubbenin dört tarafında kalan diğer kısımlar ise ahşap tavanla örtülüdür. Ortadaki bağdadi basık ahşap kubbe on iki ahşap sütun üzerine oturmaktadır. Ahşap sütunlar birbirine basık kemerlerle bağlanmıştır. Yirmi kaburgalı kubbe çeşitli yazılar, bitkisel ve geometrik motifli kompozisyonlarla süslenmiştir. Caminin pencereleri dikdörtgen biçimli, yuvarlak kemerlidir. Camide son cemaat yeri ve harimin birleştiği köşelerde yer alan minareler kare kaideli, soğanbaşı papuçlu, poligonal gövdeli, tek şerefelidir. MÜLKİYETİ : Vakıflar Genel Müdürlüğü TESCİL TARİHİ ve KARARI: 21.1.1983 / A–4063 PAFTA : 87 ADA: 16 PARSEL: 13-19 ŞİMDİKİ KULLANIMI : Cami DİNİ YAPILAR / CAMİLER

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2