Bir Çocuk Oyununun Diakronik İncelemesi: Aç Kapıyı Bezirgânbaşı

118 A. Ceren GÖĞÜŞ T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı içinde geçen sözcükler ve oyundaki hareketler ile birlikte incelenirse nereye kadar geri gidebilir? Bu soruya cevap aramak için oyunu diakronik yöntemle ele alıp incelemek gerekir. Aç Kapıyı Bezirgânbaşı Nasıl Bir Oyundur? Oyun en az dört kişi ile oynanır. Oyunculardan ikisi sayışarak çıkarılır. Çıkan oyuncular kendilerine, diğer oyunculardan gizledikleri, meyve veya çiçek isimi gibi, birer isim verirler. Karşı- lıklı olarak kollarını yukarı kaldırarak el ele tutuşurlar. Diğer oyuncular şarkıyı söyleyerek sırayla el ele tutuşmuş olan ebelerin kollarının altından geçerler. “Aç kapıyı bezirgânbaşı, bezirgânbaşı Kapı hakkı ne verirsin, ne verirsin Arkamdaki yadigâr olsun, yadigâr olsun Bir sıçan İki sıçan Üçüncüde kapana kaçan” diyerek bir ve ikinci oyuncuyu kolları arasına hapsedip bıra- kırlar, üçüncüyü kolları arasına sıkıştırıp diğer oyuncuların duymayacağı bir sesle kendilerine verdikleri isimleri söyler ve bir tercih yapmasını isterler. Söylediği isim kime aitse oyuncu, o ebe- nin arkasında durur. Şarkı ve geçişler son oyuncuya kadar devam eder. Son oyuncu da tercihini yaptıktan sonra grupların arasına bir çizgi çizilir. Takımlar çekişerek diğer takımı çizgiden kendi tarafına geçirmeye çalışır. Geçiren taraf diğerine “çürük elma” diye bağırır. Bu oyun Bezirgânbaşı, Hankervan, Kapan Kale, Çürük Elma, adlarıyla da bilinmektedir ve varyantları vardır. Oyunun şarkısı Hüseynî makamında söylenmektedir. Oyun Bize Hangi İpuçlarını Verir? Oyunla ilgili en önemli ipucu oyununun şarkısında söylenen sözlerdir. Oyunun sözlerine bakıldığında aslında sözlerin karşılıklı atışma biçiminde söylenmesi gerektiği ancak günümüzde çocukların bu sözleri hep birlikte aynı anda söyledikleri görülmektedir. Sözler, iki taraf arasında geçen bir diyalog olduğunun işaretini verir. 1936 yılına ait bir kaynakta İstanbul’da Çürük Elma adıyla oynanan oyunda ebeler kapan- daki son oyuncuya soruyu şöyle sorarlar: “Şehzadenin gümüşlerinden yapılı tahtını mı istersin yoksa pırlantadan tacını mı?” 2 . Ferruh Arsunar (1908), 1955 tarihli 3 kitabında, 1937 yılında Balıkesir’de derlediğini belirte- rek Hankervan oyununda kollarını yukarı kaldırmış çocukların han kapısını temsil ettiğini söyler. Oyunun sözleri ise; Aç kapıyı kapıcı başı, kapıcı başı/ Aç kapıyı kervanım geçsin, kervanım geçsin . Kapıdaki iki kişinin cevabı: Kapı hakkı ne verirsin, ne verirsin? Diğerleri: Arkadaki ipek 2  M. Naci Ayral: Çocuk Oyunları. Halk Bilgisi Haberleri.1936. 159-160. s. 3  Ferruh Arsunar: Türk Çocuk Oyunlarından Örnekler.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz