ESER ADI Anadolu Efsanelerinde Sular ve Su İmgeleri Üzerine Arketipsel Bir Değerlendirme

361 ANADOLU EFSANELERİNDE SULAR VE SU İMGELERİ ÜZERİNE ARKETİPSEL BİR DEĞERLENDİRME Doç. Dr. Refiye OKUŞLUK ŞENESEN 1 Milletlerin belleğinde yüzlerce yıl yaşayarak dilden dile anlatıla gelen sözlü halk ürünleri olan masallar, bilmeceler, halk hikâyeleri, atasözleri, destanlar, efsaneler, bağlı oldukları toplulukla- rın en önemli kültürel varlıklarından birisini oluştururlar. Sözlü gelenek ürünlerinden olan efsaneler, tarihi olaylara kısmen de olsa ışık tutma yönleri ve toplumun sosyal ve psikolojik yapısını yansıt- maları açısından, önemli bir yere sahiptirler. Efsaneler içinde, nehirler, göller, denizler, şifalı sular, kaynak suları, sıcak su kaynakları, kaplıcalar gibi sular çevresinde anlatılan efsaneler, büyük bir çeşitlilik göstermektedir. Bu sularda olağanüstü nitelikler gösteren bazı canlıların yaşadığına dair rivayetler, al karısı ve su ilişkisi, su perileri gibi motifler dikkati çekmektedir. Ne tür bir kültürel örüntü söz konusu olursa olsun su, kozmogonide, mitlerde, ritüellerde, ikonografide her zaman aynı işlevi görür; her biçimin öncülü, her yaratının desteği dir. Suya bat- ma, ilk biçime geri dönüşü, yeniden yaradılışı, doğumu simgeler; çünkü suya batma, biçimlerin biçimlerini kaybedişidir ve var oluş sürecindeki ayrışmamış olanla yeniden bütünleşmektir; sudan çıkış, biçimin ilk kez dışa vurulduğu yaradılış eyleminin tekrarıdır. Suyla temas etmek her zaman yenilenmeyi temsil eder; çünkü eriyip giden daha sonra “yeniden doğacaktır”; çünkü suya batış, yaşamın ve yaratıcılığın potansiyelini çoğaltır ve geliştirir. Erginleme ritüellerinde su, bir “yeniden doğum” bahşeder; büyüsel ritüellerde iyileştirir, cenaze törenlerinde ölümden sonra doğumu ga- rantiler. Bütün potansiyel güçleri kendinde toplayan su (“hayat suyu”) yaşamın simgesidir. Tüm imkânları kendi bünyesinde barındırır, mükemmel bir akıcılığa sahiptir, her şeyin gelişimini sağlar ve aya benzetilir veya doğrudan ayla özdeşleştirilir. Ayın ve suyun ritimleri aynı kaderi paylaşır, tüm biçimlerin düzenli aralıklarla görünüp kaybolmasını yönetir, evrene döngüsel yapısını kazan- dırır. 1 Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Türk Halk Edebiyatı Ana Bilim Dalı/Adana

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTc2